Yeni Hayat, Neandria, Livorluk ve Misafir Öyküler adlı kitapların yazarı Aykut KARLI, pek çok farklı

projede ve imza günlerinde yer almıştır. Sohbet tadındaki röportajımızı siz değerli okurlarımızla

paylaşıyoruz.

1. Merhaba Aykut hocam. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

- 1973 yılında Rize’nin Pazar kazasında doğmuşum. Aslen Tokat’lıyım. İlkokulu Niksar’da

ortaokulu Tokat’ta tamamladım. Daha sonra mesleğime yön verecek olan diplomayı almak

için askeri okul sınavlarına girdim ve Sağlık Astsubay Okulundan mezun olup, meslek

hayatıma başladım. Sanatla hep içe içe olan bir yaşantım oldu. Okulda hem tiyatro, hem

müzik ve de diğer aktivitelerin hep içindeydim.

2. Yazmaya nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır yazdığınızdan bahseder misiniz?

- 2000 yıllarının başıydı. Aklımda birkaç konu vardı. Yazabilir miyim diye bir süre düşündüm.

Sonuçta roman yazmak kolay bir şey değildi. Fakat sonuca yönelik ilerlemeye başladığınızda

işin kolay yol aldığını fark ettim. Konular kendiliğinden ilerlemeye başlıyordu. Bu süreçte 13

yıldız yazıyorum diyebilirim.

3. Yayınladığınız kitap sayısı ve konuları nelerdir?

- Toplamda dört adet kitap yayınladım. İlk kitabım “ Yeni Hayat “ adında bir roman. “ Yeni

Hayat” Özgür adındaki bir fotoğrafçının yaşadığı maceraları anlatıyor. Güncel bir roman

olmasının yanında geçmişle bağlantıları olan bir konu akışı var. Macera, polisiye ve

parapsikoloji içerikli bir roman. İkinci roman ise

- “ Neandria “. Neandria, Çanakkale’nin Ezine ilçesinin Yahya Çavuş Köyü sınırları içinde

bulunan bir antik kent. Bu kente yapmış olduğum gezi sonrası ikinci romanıma bir konu

düşünürken, olay kendiliğinden gelişmiş oldu. Tarihsel bir kurgu romanı.

- Üçüncü kitap ise “ Livorluk “ adını verdiğim ve neredeyse otobiyografi denilecek türden bir

öykü kitabı. Kitabın içinde çocukluğumda, gençliğimde ve meslek hayatımda yaşadığım

olayları anlattığım on dört adet gerçek olayları anlattığım hikâyeler var.

- Dördüncü kitapta aynı şekilde yine öykülerden oluşan “ Misafir Öyküler “ adında bir kitap. Bu

kitabı bir öncekinden ayıran şey ise, kitapta beş tane başkasına ait öykü olması. Doğal olarak

kitaba misafir öykü kabul ettiğim için bu durum kitabın adını da belirlemiş oldu.

4. Yazarken karşılaştığınız zorluklar oldu mu? Yazmak ve yayınlamak; sizin için hangisi daha

zordu.

- Her ikisi de zordu diyebilirim. Çünkü bizler mesleği olan insanlarız. Gündüz iş hayatımız,

akşam da ev hayatımız var. Ben sadece bunlarla ilgilenmiyorum. Bir taraftan da müzik yani

koro çalışmalarım var. Kitabı yazmak ayrı yayınlatmak ayrı bir dert. Kafana göre bir yayınevi

bulacaksın, hesabın kitabın seni zorlamayacak.

5. Yazılarınızda sizi besleyen kaynaklar nelerdir? İlham kaynağınız nelerdir? Biraz bahseder

misiniz?

- Bütün kitaplarımda beni besleyen şey yaşadıklarım, arkadaşlarım, okuduklarım, gezip

gördüklerim oldu. Her şeyden beslenmeye çalıştım. Kendime bir ilham kaynağı belirlemedim.

Gölgede duranın gölgesi olmaz prensibinden yola çıkarak, örnek aldım taklit etmedim

diyebilirim.

6. Kitap okur musunuz? Bulunduğunuz dönemde yayınlanan kitaplarla ilgili düşünceleriniz

nelerdir?

- Elimin altında her zaman bir kitap olur. Okumayan insanın iyi yazmayacağını düşünürüm.

Günümüzde birkaç kitap okuyarak yazarlığa ve şairliğe soyunan arkadaşlar var maalesef.

Sonuçları da zaten kendisini gösteriyor. Ya devrik cümleler ya anlam eksikliği ya da konusu bir

türlü anlaşılmayan yazı dizileri. Elbette hepsinde büyük bir emek var ve hepsi iyi niyetli olan

çalışmalar. Fakat bir seviyeye çıkmak istiyorsak sadece iyi niyetli olmak yetmiyor.

7. Yazmanın sizin için ne ifade ettiğini öğrenebilir miyiz?

- Özgürlüğe ulaşmamın farklı bir şekli diyebilirim. Çünkü o satırlar size ait, o cümleler size ait.

Belli kurallar çerçevesinde kaleminizi istediğiniz gibi oynatabilirsiniz. Kahramanlarınız

istediğiniz yere gidip istediğiniz şeyleri yapabilir.

8. Size göre iyi yazmak için bir formül var mıdır?

- Elbette vardır. Öncelikle belli yazım kurallarını, imla kurallarını bilmek gerekir. Yok yere

edebiyat fakülteleri kurulmadı. Elbette onlar kadar profesyonel olmayız zaten ama temel

prensipleri bilmek gerekir. Daha önce dediğim gibi mutlaka okumak, araştırmak ve analiz

yapmak gerekir.

9. Yazmak isteyenlere önerileriniz var mıdır?

- Daha önce bu yoldan yürüyen insanlar ile bağlantı kurmalarını öneririm. Tek başına bir şeyler

yapmak çok kolay olmuyor. Bunu ben yaşadım çünkü.

10. Buradan okurlarımıza mesajınız nedir? Ne söylemek istersiniz?

- Yazarların hem maddi hem manevi anlamda desteklenmesi gerekir. Kitap fuarlarını ziyaret

etmelerini ve tanınmış yazarların kitaplarına ilgi gösterdikleri kadar, bizlerin kitaplarına da ilgi

göstermelerini öneririm.

11. Aykut hocam, yazarlığın dışında asıl mesleğiniz nedir ve ilgilendiğiniz başka sanat dalı var

mıdır? Bize onlardan da bahseder misiniz?

- Tabi ki. Asıl Mesleğim Sağlık Memurluğu. Yaklaşık otuz bir senedir, pek çok hastanede sağlık

memuru olarak çalıştım.

- Yazarlık, sanatın sadece bir dalı. Yaklaşık kırk yıldır elimde bağlama var. Uzun yıllar korolarda

saz ve ses sanatçısı olarak görev yapmaktayım. Hale daha Çekmeköy Türk Halk Müziği

Topluluğunda devam ediyorum.

- Bir süre sonra beste yapabildiğimi fark ettim. Babamın yayınlamış olduğu şiir kitabından on

şiiri besteledim. Tahminen bir ay içerisinde dijital platformlarda Türk Halk Müziği severlerin

beğenilerine sunmuş olacağız.

- Ayrıca, babadan olsa gerek şiir yazmaya da başladım. Ama onların kitaplaşması için biraz

zamana ihtiyaç var

- Son bir buçuk yıldır, internet üzerinden yayın yapan www.radyobenim.com da Cuma

akşamları yayın yapıyorum.